27 Aralık 2016 Salı

KRAKOW/AZİZENİN TUZLU HİKÂYESİ



  

MÜCEVHERLERİ REDDETTİ TUZ İSTEDİ

Tuzdan yapılan heykelde madenci bulduğu nişan yüzüğünü Kinga'ya uzatıyor

Macar Prensesi Kinga (Kunegunda) Polonya grandüküyle evlenirken babasının önüne serdiği altın gümüş ve mücevherleri reddetti ve sadece tuz istedi. Babasının hediye ettiği tuz madeninin en derin şaftına attığı nişan yüzüğünü, evlendikten sonra Krakov yakınlarında bulduğunda ondan mutlusu yoktu. Efsaneye göre Polonya’nın en büyük tuz madenlerinden birinin bulunmasını sağlayan Kinga ve eşi “iffet yemini” etmişlerdi. Kinga, Boleslaw öldükten sonra kendini tamamen dine adadı. 1200’lü yıllarda yaşayan Kinga, 1600’lerde papa tarafından kutsansa da ancak 1999’da Vatikan’ın “azizeler” listesinde yerini alabildi. Kinga şimdi Wieliczka tuz madeninde, yerin 101 metre altında madencilerin tamamını tuz kayalarını oyarak yaptıkları bir şapelde ziyaretçileri karşılıyor.

4 Kasım 2016 Cuma

KİŞİNEV/SOSYALİST MİMARİNİN MODERN DÖNEMİ

SSCB’DEN KALAN MİRAS


SSCB’nin dağılmasının ardından, dönemin mimari yapısı daha da dikkat çeker hale geldi. Birliğin ilk yılları bir yana, 2’nci Dünya Savaşı’nın ardından tohumları atılan ve 1950’li yılların ortasından itibaren belirginleşen, kimi mimarların “zafer mimarisi” dedikleri SSCB dönemi örnekleri, 2000’li yılların başından itibaren birçok sergi ve çalıştaya konu oldu.
Rusya’nın yanı sıra birçok Sovyet ülkesinde görülen yapıların birçoğu günümüzde işlevselliğini sürdürüyor. SSCB’nin en Batı’daki cumhuriyeti olan ve ılıman ikliminin de etkisiyle başta Rusya olmak üzere birlik ülkelerinden çok sayıda turist alan Moldova’da da bu mimari stilin birçok örneğini görmek mümkün. İşte onlardan ikisi. Dönemine damga vuran geometrik dış cepheleriyle dikkat çeken iki otel. National ve Cosmos.

14 Eylül 2016 Çarşamba

KALEMEGDAN/ OSMANLI-SIRP TARİHİNİN KISA ÖZETİ

1456’DAN 1867’YE



 Kalemegdan yani Kalemeydan, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’ın en önemli meydanı. Tuna ve Sava nehirlerinin kavuştuğu noktaya bakan kale ve çevresindeki yemyeşil meydan içindeki anıtlarla yapılar, Sırbistan-Osmanlı tarihini gözler önüne seriyor.

8 Ağustos 2016 Pazartesi

HOLLANDA'NIN PİSA'SI

2 METRE EĞİM 9 TONLUK ÇAN




Dünyanın tek eğik binasının Pisa Kulesi olmadığı malum. Ancak Hollanda'daki bu kule hem eğik hem de 9 tonluk bir çanı var.

12 Temmuz 2016 Salı

PARİS/GİZLİ KALMIŞ ZAFER TAKLARI

BUNLAR DA XIV. LUİ'NİN ZAFER TAKLARI
















Paris deyince akla ilk gelen yapılardan biri Eyfel Kulesi ise ikincisi de Zafer Takı.  Charles de Goulle Meydanı’nda Napolyon’un zaferini simgeleyen Arc de Triomphe'u her yıl on binlerce kişi ziyaret ediyor ama şehrin bir başka köşesinde XIV. Lui’nin (Louis) zaferlerini simgeleyen Porte Saint-Denis ve Porte Saint Martin’den çoğu turistin haberi bile yok.

13 Haziran 2016 Pazartesi

BÜKREŞ/YENİDEN DOĞUŞUN SEMBOLÜ

KÜRDANA SAPLANMIŞ PATATES Mİ, ZEYTİN Mİ YOKSA  YENİDEN DOĞUŞ ANITI MI


Romanya’da komünist dönem, Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku  ve eşinin ölümüyle sonuçlanacak bir ayaklanmayla bitti. Ayaklanmanın ateşlendiği ve bugün Devrim Meydanı (Piata Revolutie) denilen alanda yüzlerce kişi yaşamını yitirdi. Rumenler, burada ölenlerin anısına meydana “Yeniden Doğuş” (Memorialul Renașterii) anıtını diktiler. Diktiler dikmesine ama anıt bir çok kişiyi memnun etmedi. Kimi onu kürdanın ucundaki patatese, kimi şişe geçirilmiş ete benzetti.

15 Mayıs 2016 Pazar

AMALFİ KIYILARI/YÜRÜYÜŞ ROTASINDAKİ MUCİZE

KARTAL YUVASINDAKİ MUCİZELER KİLİSESİ


Fotoğraf: www.positano.com 



Amallfi Sahilleri’nde yer alan Maiori’deki Il Santuario dell’Avvocata denizden 1047 metre yükseklikteki bir dağda. Burası Mucizeler Kilisesi olarak biliniyor. Anlatılan o ki kilisenin kuruluşuna da bir mucize neden olmuş. Denizden de karadan da kartal yuvası gibi görünen kilisenin hikâyesi genç bir çobanla başlıyor, Papa Jean Paul II'nin kiliseyi ziyaretiyle sürüyor. Kayalıkların tepesindeki kilise, yürüyüşçüler için de zorlu ve bir o kadar güzel parkurlardan biri.

27 Nisan 2016 Çarşamba

SOFYA/BİTMEYEN TARTIŞMA


LENİN’İN YERİNE SEKSİ SOFİA





Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da 45 yıl süren komünist dönemin ardından kaldırılan Lenin heykelinin yerine dikilen Sveta Sofia heykeliyle ilgili tartışma bitmek bilmiyor. Bulgarlar “Sveta” yani “kutsal” Sofia anıtını fazla seksi bulurken, anıtı yapan sanatçı, kendini Sveta Sofia’nın “bilginin kutsallığı”nı anlattığını söyleyerek savunuyor.

10 Nisan 2016 Pazar

BRAN KALESİ/SAHİBİNDEN SATILIK DRAKULA ŞATOSU




DRAKULA GARSONUN OLSUN


Tarihimizde “Kazıklı Voyvoda” olarak bilinen Vlad Tepeş, 1897’de a bir romana konu olduğunda Romence’de “şeytan” anlamındaki aile adı Drakula edebiyat dünyasındaki yerini aldı. Vampir Drakula’yı anlatan kitap, defalarca filme çekildi. Tarihin tozlu raflarındaki voyvoda da aniden tüm dünyada ünlendi. Bu ün, yaşamında bir kaç kez uğradığı Macaristan’ın Braşov bölgesindeki Bran Kalesini “Drakula’nın Şatosu” olarak cazibe merkezi haline getirdi. Töton şövalyelerinden bu yana ağırlıklı olarak gümrük binası olarak kullanılan kalenin ziyaretçileri, şimdilerde bölgenin neredeyse tek geçim kaynağı. Söz konusu para olunca “olmaz” olmuyor tabii. Paraya kıyarsanız, Drakula’nın size servis yaptığı bir masada yemek yemeniz mümkün. Hatta çok paranız ve vampir fantezileriniz varsa Drakula’nın şatosunu satın alabilirsiniz.

6 Mart 2016 Pazar

NAPOLİ/PULCINELLA


KARAGÖZ’ÜN İTALYAN AKRABASI

Onun adı Pulcinella. Kimi zaman elinde bir çalgı var, kimi zaman pizza. Ama değişmeyen aksesuvarı gözleriyle burnunu kapatan siyah mask. İddiaya göre biri size küçük bir biblosunu hediye ederse, başınıza gelecek her kötü şey onun başına geliyormuş. Aslında o İtalyan halk tiyatrosu Commedia dell’Arte’nin en klasik karakterlerinden biri. Dünyada bir çok benzeri var. Türkiye’den de “Karagöz”ü onun benzeri olarak sayıyor tiyatro yazarları. Bazı kuklacılara göre ise onun Türkiye’deki akrabası İbiş. Buyrun Pulcinella’yla tanışın. *

6 Şubat 2016 Cumartesi

KARLOVY VARY/BECHEROVKA

'KRALIN BANYOSU’NDAN DÜNYA MARKASI ÇIKTI


Dr. Becher diyorlarsa da aslında doktor değildi. Otlardan ilaçlar yapan bir eczacıydı, otacıydı. Takvimler 1700’leri gösteriyordu. Bohemya’da, Almanca “Karl’ın Banyosu” anlamına gelen Karlsbad’da, yaşıyordu. Şimdiki adı Carlovy Vary olan Kral Karl tarafından kurulan, dünyaca ünlü isimlerinin ziyaret ettiği Çek Cumhuriyeti’nin kaplıca kentinde.
İlaçların yanı sıra likörler de yapıyordu Josef Vitus Becher (1769-1840). İlaçları, likörleri ve yurtdışından getirttiği baharatları dükkânında satıyordu. Mide rahatsızlıklarına ve soğuk algınlığına karşı yaptığı içinde karanfil, tarçın, anason, zencefil, yasemin dahil bir çok bitki ile alkol bulunan ilacına  rağbet aniden artınca ne olduğunu anlayamadı. Artık gelenler bir kaç litre satın alıyordu. Sonra yöre halkının Orta Avrupa’nın soğuk kış gecelerinde ilacı içki olarak kullandıklarını anladı. İyi geliyordu, içenin içini ısıtıyordu. Bunun üzerine ilacın içeriğini biraz değiştirdi. 1794’te artık elinde içki olarak sattığı bir ürün vardı.

13 Ocak 2016 Çarşamba

SINAIA'NIN ALTINLARI/PELEŞ KALESİ


SİNAİA'NIN GİZEMLİ ÖYKÜSÜ


Prusya askeriyken Romanya Kralı olan bir Alman asilzadesinin rivayetlerle dolu yazlık sarayının ve tarihçilerin yıllardır üzerinde tartıştığı, tarihi olup olmadığı bile bilinmeyen kurşun levhaların hikâyesi bu.